TUTKU MEDYA Van Valisi Aydın Nezih Doğan ‘Konteyner kentte kalan vatandaşlar üzerinden muhalefet yaratmak isteyenlerin olduğunu belirtti.

 

 

Tutku Radyo’da Salih Geçken’in hazırlayıp sunduğu ‘Farklı Açıdan’ programına konuk olan Van Valisi Aydın Nezih Doğan: “30 Mart 2014 seçimleriyle kapanan Özel idare ve belde belediyelerinin mal varlıkları seçimlerden önce dağıtıldı. Dağıtımlara o zamanki belediye başkanları ve yöneticileri eşlik etti. Bu dağıtımlarla ilgili doğru olmayan değerlendirmeler hayal ürünüdür. 

 

 

VANLILAR İKİ KERE ACI YAŞADI, ONLAR ACIYI ÇOK İYİ BİLİYOR

Damdan düşenin halini ancak damdan düşenler anlar. Vanlılar acıyı iki kere yaşadığı için Soma'da yaşanan acıyı iyi bilirler.  Soma’da yaşanan maddi sıkıntı var ama çok büyük ölçekte yaşanan bir manevi sıkıntı var. Orada 301 kardeşimizi kaybettik.  Başlattığımız yardım kampanyasının amacı sadece oradaki maddi yaraların sarılması değildir.  Manevi birliktelik ruhunun yaşanmasını sağlamak istiyoruz. Yardım kampanyasına böyle bakmak gerekir. Ne verirsen elinle o gelir seninle diyoruz ya, inanmış insanlarız. Yardımlaşma ve dayanışma ruhunu geliştirmek için bize yardım eden insanlara teşekkür etmek için bu yardım kampanyasını başlattık.

 

 

VAN’DA YAPILANLAR DÜNYA REKORUDUR

Büyük afetler kurulu düzeni bozduğu gibi umutları da yok eder. Van’da yaşanan depremde böyleydi.  Van’da yaşanan depremde hayatını kaybeden 644 vatandaşımızı rahmetle anarak başlamak istiyorum.

 

Ben 1999 yılında 17 Ağustos Depremi akabinde kurulan meclis araştırmaları komisyonunda raportör olarak görev yaptım. Meclis araştırma komisyonu adına Körfez Depreminin yaşandığı İstanbul, Kocaeli, Sakarya ve Yalova’da incelemelerde bulunduk. O günkü devletin ve milletini halini çok iyi gördük. Aradan haftalar geçmesine rağmen kamu hizmetlerinde önemli problemler vardı.  Günlerce müdahale edilmeyen binalar gördük. 

 

 

Van Depremi yaşanırken ben Konya Valisi idim. Hemen Kurtarma ekibi ve Acil Cerrah ekibi gönderdik. Karanlık çökmeden Van’a gelerek ameliyatlara katıldılar. Türkiye’nin her ilinde yardımlaşma komisyonları kuruldu.  Anında müdahale yapıldı. Yaklaşık 250 kişi kurtarıldı. Acil iaşe ve yardım çalışmaları burada hızla organize edildiğini biliyoruz. 70 binden fazla çadır tedarik edildi. Çeşitli noktalarda kuruldu. Konteynır kent çalışmaları başladı. Bir ay gibi kısa sürede 3O 000 adetten oluşan konteynır kentler kurulması devlet açısından çok büyük bir başarıdır.  Bir çok ilk yaşandı. Bakın afetin 39 gününde kalıcı konutların temeli atıldı. Bir yıl gibi kısa sürede konutlar teslim edilmeye başladı.Bu çalışmaların benzeri dünyanın hiç bir yerinde yoktur.  Birçok kamu kurumu yeniden yapıldı. Yıkılan 930 derslik yerine 3002 derslik yapıldı.  Devam eden dersliklerimiz var. Bu kadar kısa sürede bu çalışmalar dünyanın hiçbir yerinde yapılamamıştır. Bu çalışmalar  takdire şayandır.

 

 

KONYA’DA VANLI DEPREMZELERE 1000 ADET DAYALI DÖŞELİ EVLER TAHSİS ETTİK

Van'da deprem olduğu dönemde ben Konya Valisiydem. Biz valilik olarak 100 evi dayayıp döşeyerek Van’dan gelen depremzede kardeşlerimize tahsis ettik. Büyükşehir Belediyesi ile birlikte diğer belediyeler yüzer ev tuttu. STK’lar destek verdiler. Binden fazla aile Konya’da misafir edildi. Kendilerine ait özel evler oluşturuldu. Sıfır malzemeler kullandı. Halkımız Van kardeşlerine sahip çıktı. 

 

 

DEVLET VANLILARA UMUT VERDİ

Devlet temel alt yapı hizmetleri yanında Van'ın kalkınması içinde işler yaptı. Van 6 nci teşvik bölgesi ilan edildi. Çok önemli yatırımlar bu sayede Van'a geldi. Hayvan barınakları için verilen destekle hayvancılığın gelişmesine zemin hazırlandı. Tekstil kent yapıldı. Kongre merkezi temelleri atıldı. Ticari ve sınai hayatın canlanması için çalışmalar yapıldı. Bakın yaşanan depremden sonra nüfusu artan tek il Van’dır. Bu nüfus artışının umuttan kaynaklandığını düşünüyorum.

 

 

BAZI GRUPLAR KONTEYNIR KENTTE KALANLAR ÜZERİNDEN MUHALEFET OLUŞTURMAYA ÇALIŞIYOR

Her konuda muhalefet çıkarma gibi bir alışkanlık oluşmaya başlandı. Bir konuyu derinlemesine incelemeden bir iki söylemle değerlendirme yapmak ve konuşmak doğru değildir. Van’da konteyner kentte yaşayan vatandaşlarımız ‘Devlet bize sahip çıkmadı’ gibi bir beyanları yok. Konteyner kentte yaşayanlar bizim tekliflerimizi kabul etmiyor. Kanunen mümkün olmayan talepleri var. Orada sözcü olan kişi ‘Devlet bize kiralık ev öneriyor ama biz bunu kabul etmiyoruz’ diyor.

 

 

24500 vatandaşımız kiracı konutlarından faydalanmak için müracaat etti. Kura çekildi. Konteynır kentte kalan ve kuradan ev çıkanlar oldu. Burada kalıp kuradan isabet etmeyenler oldu. İsabet etmeyenlere Valilik olarak size kiralık konut bulalım uygun ortamlar oluşturalım teklifini sunduk. Kabul edenler şu an kirasını bizim ödediğimiz evlerde oturuyorlar. Şu an konteyner kentte kalanlar bu teklifimizi kabul etmeyenlerdir.  Devlet vatandaşına sağlık hizmetleriyle, şartlı nakit transferi yaparak, eğitim desteği vererek vatandaşına sahip çıkmıştır. Buna rağmen bazı grupların bu vatandaşlar üzerinden muhalefet oluşturma gayretleri gözden kaçmamıştır. Bizim bu vatandaşlara hukuken verebileceğimiz bir ev yoktur.Biz onlara ancak hukuk içinde kalarak bir şeyler sunabiliriz. Aylık gelirleri 250 tl'den az ise onlara kira yardımı yapabiliriz. Şu an 96 aile bu imkânlardan faydalanıyor. Bizden kira yardımı aldığı halde ne olur ne olmaz diye konteyner kentte kalmaya devam edenler aileler var.  O vatandaşlara yapacak bir şeyimiz yok, bunu bilmelerinde fayda var. 

 

 

TEKSAS KEYBEDECEK  BÜTÜN RENKLERİ VAN KAZANACAK

Düzenlenecek kahvaltı programı bütün Van’ı temsil edecektir. Biz burada enstrüman olarak çözüm sürecini alıyoruz. Birlikteliğimize katkı sunacaktır. Bütün renklerimizle hep beraber bu rekabetin içinde yer alacağız. Bu rekor denemesi şehirlerarası bir rekabettir.    Kahvaltı konusunda Teksas’la bir rekabetimiz var. Çocukluğumuzda Tombiks, Teksas dergilerinden daha sonra kovboy filmlerinden hatırladığımız Teksas kaybetmeye mahkûmdur. Van kahvaltısıyla dünyada tanınan bir ildir. Bu enstrümanı çok iyi kullanacaktır. Bu rekoru geliştirecek pozisyondayız.

 

 

HALKIMIZ KENDİ KAHVALTI PROGRAMINI SAHİPLENMELİDİR

1 Haziran günü saat 7 ile 7.30 tek bir noktadan olan girişle vatandaşlar içeri alınacaktır. Ben halkın kendi organizasyonuna sahip çıkmasını istiyorum. Ben kalabalık konusunda bir sorun olacağını düşünmüyorum. Saat 9.30 kadar halkımızın kahvaltı alanına giriş yapması gerekir. Bir konuya daha dikkat çekmek gerekirse, herkes bu konuda üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.

 

 

İnsanların bir takım şeyleri kendilerine göre yorumlamalarına bakarak yürüyen süreci göz ardı etmek doğru değildir.

 

ÖZEL İDARENİN VE BELDE BELEDİYELERİNİN MENKULLERİ SEÇİMDEN ÖNCE DAĞITILDI

2012 yılının sonunda 6360 nolu bir kanun çıktı. Bu kanun çerçevesinde 30 Mart 2014 tarihinden itibaren il özel idarelerinin ve ilçe belediyelerinin altında yer alan belde belediyelerinin kapatılma kararı alındı. Köylere hizmet götürme birliklerinin mal varlıkları belediyelere ya da belirli kurumlara teslimi söz konusu oldu. Kanun sadece belediye demiyor, ilgisine göre kurumlarda var. Bakanlıklara, belediyelere ya da Yatırım izleme koordinasyona başkanlığına diyor. Bu devir işlemi 30 Marttan önceki 6 ay içinde yürütüldü. O günkü belediye başkanları o günkü yöneticiler bu işe nezaret ettiler. Önce herkesin mal varlıkları teslim edildi. Daha sonra borç ve alacaklar tespit edildi. Toplanan mal varlıkları yasanın öngördüğü çerçevede dağıtıldı. Örneğin Asfalt Şantiyesini ve Van City’i kamyon ve araç gereçleri, teknik elemanları Büyükşehir belediyesine verdik. İlçelerimizin de ihtiyaç duyduğu malzemeleri de onlara verdik. Saray Belediyesine devredilen mallar var. Gayrı menkuller, menkul mallar, çalışanlar var. Bunlar kanun çerçevesinde dağıtılmıştır. Burada farklı bir şey aramanın anlamı yoktur. Doğruda değildir.

 

 

TUŞBA BELEDİYESİNE ŞARTLI YER VERDİK

İpekyolu Kaymakamlığına kiralık bina bulduğumuz için onlar yerlerine taşındılar. Ancak Tuşba Kaymakamlığına bir yer bulamadık. Yatırım izleme koordinasyon merkezimizin de bir yere ihtiyacı vardı. Bizde Özel İdare Kampüsünü Kaymakamlığı ve Yatırım İzleme Koordinasyon Merkezine verdik. Oradaki barakaları kullansınlar diye belediyeye de yer verdik. Ama bir şart koştuk. Hızlı bir şekilde bir yer bulup taşınmasını ve Tuşba Kaymakamlığına bir bina yapma şartını koştuk. Bunun dışında konuşulan şeyler şehir efsanesidir. 

 

 

VAN’DA UYUŞTURUCU KULLANIMI ARTTI MI?

Van 1 milyon 73 bin insanın yaşadığı bir şehir haline geldi. Merkezde yaklaşık 500 bin kişi yaşıyor. Bazı yeni şuç türünün ortaya çıkmasını yadırgamamak lazım. Modern çağın kendisine ait problemleri var. Mesela, modern çağda, cinsellik suçları, hırsızlık suçları, uyuşturucu bağlantılı suçlar artıyor. Bu artış dünya ölçeğinde ve Türkiye’nin diğer illeri ile kıyaslandığında iyi durumda. Artışa rağmen diğer illere göre çok kötü durumda değiliz. Abartmamak gerekir. 30 bin 40 bin insandan bahsedildi. Bunlar asla doğru değildir. Uyuşturucu kullanma yaşının 10 yaşa indiği iddiası ise tamamen absürttür. Uyuşturucu ile mücadele sadece polisiye tedbirler değildir. Biri farkındalık oluşturulmalıdır. Geçen yıl 12 bin yurttaşımızı bilgilendirdik. Yılın ilk beş ayında binlerce öğrenciyi bilgilendirdik. Güvenlik ve sağlık personeli birlikte çalıştılar. Zararlar anlatıldı. Farkındalık yaratmaya çalışıyoruz.

 

 

Ektin mücadele de devam ediyor. Ocak ayında torbacılara düzenlenen operasyonda yaklaşık 30 torbacı gözaltına alındı. Bunlardan 10 tanesi tutuklandı. Bunların içersin de Sanat Sokağında faaliyet gösterenlerde var. Farklı alanlarda faaliyet gösterenlerde var. Abartılmış haberlerle Van’ın marka değeri kirletiliyor. Uyuşturucu kullanımında çok ağır bir durumda değiliz. Van’da yaşayan insanlar bu tür arızalı durumları kabul etmiyor.

 

 

VAN HEM BAŞARILI HEMDE BAŞARISIZDIR

Bir şehri rekabet üstünlüğün ortaya koyan bir değer vardır. Bir-- Doğal kaynaklar bakımından ne durumdasınız?  Zenginlik oluşturacak doğal kaynaklara sahip misiniz? İki--  Pazara ne kadar yakınsınız? Pazarla ilişkileriniz ne kadar güçlüdür?  Üç—Ne denli güçlü bir sermaye sahibisiniz?  Eğer bu üç soruya yüzde yüz net cevap verebilirseniz sizin dünyada bileğiniz bükecek güç yoktur. Beşeri sermaye geliştirme ihtiyacımız var. Aynı zamanda bunu nitelikli halede getirmeliyiz. Bakın biz eğitimde 76 sıradayız. 172 tane üniversite arasında YYÜ 32 ile 36 üniversite arasındadır. Bakın elimizde başarı örneği var. Biz bu başarı grafiğini toplumun bütün katmanlarına da uyarlamalıyız. Eğitimle ilgili çalışmalarımızı başlattık. Tabi bu tür değişimler birkaç günde sonuçlanacak sorunlar değildir. Toplumsal gelişimi sağlayabilirsek, Van’ın gelişiminin önünde hiçbir engel kalmaz.

Benzer Haberler

---